Beyaz bir gül gibi ol, temizliğini koru Bilemezsin, belki tekrar beyaz olmaya zaman yok Asaletinden ödün verme asla, değeri bilinmese de Bilemezsin, belki asaletten üstün değer yok

Yollarına gül dökülmese de gel Bilemezsin, belki gül dökmeye imkan yok Sana gel denilmese de gel Bilemezsin, belki gel demeye mecal yok.

Fiziksel güzellikler eriyip gidecektir, sanki sabun köpüğü Ne kadar akıllı olursan ol, tutmak gerekir atalardan öğüdü. Hediye içten olursa, verenin gözlerinde samimiyet olur İçten verilmeyen hatıra, sanma ki gerçek yerini bulur.

Ne Paşa Gönüllü ol, ne de insanların verdiği unvanın olsun Paşa, Herkesin Paşa olması gerekmiyor, yeter ki sade bir hayat yaşa. Hayatın sade olmalı, karışık işlerden durmalı uzak Her kim çabalarsa çabalasın kuramaz sana tuzak.

Su ne büyük bir nimet onu bilene Yağmur sadece su değil düşünene Çok çeşitli su yaratmış yaradan Hayat kalmaz, su çekilse aradan Kullan kullan tükenmiyor, o ne büyük hazine Soruyor mu acep insan, zemzem nedir diye Zemzem ne kadar kutsal ve faydalı su ise Termal de büyük bir ihsan Rabbinden insana.

Sonbahar hüzün mevsimidir, hüzün verir insanlara denir. İlkbahar yeniden dirilme, yeniden uyanma mevsimidir. İkisi de bahar ama zıt mevsimler. Biri bizi kara kışa götüren, diğeri ise güzel ve eşitlikler mevsimi Yaz'a eriştirir. Zenginle fakir eşittir bu mevsimde. Şükürler olsun Yaradan'a.

"Dostun evine giden yol uzun olmazmış". Ey dost dost kalalım, aradaki mesafe bizi ürkütmesin olur mu? "Dostluk kor ateşte pişen aştadır". Aşları paylaşalım, gelin gönüllerimizi de kor ateşte pişirelim tatlı olsun, paylaşalım sıcacık aş niyetine. Daha ne bekliyoruz dost olmak ve dost kalmak için?