Okuryazar / Dergi / Mevlana: Altın ve gümüşün esiri olma yazısını görüntülemektesiniz.
  • Yazar: Okuryazar Editöryal
  • Kategori: Deneme
  • Etiketler: Mevlana, Sedat Karakaya
  • Bu yazı Okuryazar’a 4 yıl önce eklendi ve şu anda 0 Yorum bulunmaktadır.
  • Gösterim: 597
2 kişi bu yazıyı beğendi
Beğen
Mevlana: Altın ve gümüşün esiri olma

Mevlana: Altın ve gümüşün esiri olma

Ey oğul hür ol, maddenin esiri olma:
Ey oğul bağlanma hür olmaya bak,
Ne zamana kadar altın ve gümüşün esiri olacaksın?
Denizi bir kovaya boşaltmaya çalışsan da,
Kova, bir günlük ihtiyacını alır ancak.
Mesnevi III/9-20

Her dönemde hayata yön veren ve hayatı anlamlandıran şahsiyetler olmuştur. Kimi içinde yaşadığı topluma hitap etmiş, kimi de zaman ve mekanın ötesine geçmiştir. Bu şahsiyetler sadece bir gruba veya bir millete ait olmayacak denli evrensel bir konuma ulaşmıştır. Tüm insanlığın ortak değeri olmuşlardır. Yukarıdaki mısraların sahibi Mevlana da bunlardan biridir. Hem kendi zamanına hem de yüzyıllar ötesine hitap eden Pir Rumi, hiçbir kalıba sığmayan, kişiliğinde herkesin kendini bulduğu gönül eğitimcisi.

Gerçek aşka, güzel ahlaka, alçak gönüllülüğe, sabra ve doğruluğa davet eden Mevlana bu mısralarla akıbeti görür gibi istikbali tasavvur ediyor ve insanın metaya olan aşırı meyline işaret ediyor. Mevlana'dan sekiz yüz yıl sonrası, günümüz, insanlar hep mal, daha fazla mal biriktirme uğraşında. Yaşadığımız zaman göz önüne alındığında bu mısralar daha da anlamlı hale gelmektedir. Toplumun her katmanında görülen bu durum insanların birbirine olan sevgi, merhamet ve şefkat duygularını da kısırlaştırmış durumda. Bir yarış halini alan maddeye olan esaret, ilmi muktesebatla yontulamamış ve eğitilememiştir. Biriktirme hırsı artan oranda devam etmekle birlikte, başkasına ait olanı da elinden alma haline dönüşmektedir. Oysa,

Aşırı madde sevgisi insanı batırır:
Gemiye su girince gemi batar,
Altına su verilince gemi yüzer.

Mesnevi I/ 985

Bu mısralarda olduğu gibi, her şeyin sonu kendi cinsindendir. Bu yüzden bir seçim yapmak, hayatı ona göre yönlendirmek gerekir. Hiçbir hedefi olmayan zenginlik ve mal biriktirmek mi yoksa var olanın efendisi olup özgürleşmek mi? Önemli olan tercih yapmaktır. Aksi takdirde servet ve zenginliğin en büyük düşmanı yangınlar ve hırsızlardır.

2-9 Aralık Mevlana Haftası dolayısıyla büyük mutasavvıfı rahmetle anıyorum.


Yazan: Sedat Karakaya


ok-isareti4-300.png Mevlana en sevilen şiirleri de ilginizi çekebilir
      Göz atmak için tıklayın


Bu sayfayı beğendiyseniz, lütfen yorum yapmayı ve çevrenizle paylaşmayı unutmayın.


Etiketler: Mevlana: Altın ve gümüşün esiri olma, Sedat Karakaya yazıları, Mevlana Celalettin-i Rumi Mesnevi, Mevlana şiirleri, Mal mülk biriktirmekle ilgili sözler


ok-isareti4-300.png Okuryazar'ı keşfedin!

Okuryazar'a üye olup, daha fazla özellikten tamamen ücretsiz olarak yararlanabilirsiniz. Dilerseniz, kendinize köşe açabilir, anlık ileti paylaşabilir, yazılar kısmında ilgilendiğiniz konularda içerikler yazabilirsiniz.

Beğen ve Yorum Yap
Sosyal Mecralarda da paylaşmayı sakın unutma :)

Bu Yazının Yorumları

Şu yazılar da ilginizi çekebilir

Son Yorumlar

Emre Bağce- 2 hafta önce

Çok güzel ezgilerimiz var, toplum olarak gençlerimi...Tükenmek Bilmiyor Kara Günlerim...

Hasan Aybars Arslan- 1 ay önce

Mimarinin dehası demek Bruna Taut için daha doğru b...İnsanî mimarinin İstanbullu ust...

Hasan Aybars Arslan- 1 ay önce

İnsanoğlunun hırsının sınır tanımazlığı. En büyük o...Dünyada Yüksek Bina Yarışı
Daha Fazlasını Gör