Bergen kimdir? Hayatı, Albümleri, Şarkıları

Asıl ismi Belgin Sarılmışer olan şarkıcı 15 Temmuz 1959 tarihinde Mersin'de dünyaya geldi. 

"Güzeller Güzeli" ve "Acıların Kadını" olarak anıldı. 14 Ağustos 1989 tarihinde henüz 30 yaşındayken Mersin Tarsus'ta hayata veda etti.

1982-1989 yıllarında arabesk dünyasında büyük şöhrete ulaştı. Acıların Kadını albümü satış rekorları kırdı. Bergen, hayatıyla ve ölümüyle Türkiye’de kadına karşı şiddetin en somut örneklerinden biri oldu.

Şimdi geln Bergen'in acılarla dolu, dramatik hayatına daha yakından bakalım.

***

Bergen, Arabesk müziğin ilk akla gelen kadın sanatçılarından biridir. 

Bergen, 7 çocuklu bir ailenin en küçük çocuğu olarak Mersin'de dünyaya geldi. Anne-babası ayrılınca, annesi ile birlikte Ankara'da yaşamaya başladı. İlkokulu Yenimahalle Yunus Emre İlkokulunda okudu. Eğitimi sırasında mandolin çalıp şarkı söyleyen Bergen'i öğretmenleri konservatuvar eğtimi almaya teşvik etti. Sanatçı Ankara Devlet Konservatuvarı sınavlarına girdi, piyano bölümünü birincilikle kazandı. Konservatuvarda, ilk iki yıl piyano ve viyolonsel eğitimi aldı. Ekonomik sıkıntılar nedeniyle eğitimini yarıda bıraktı; yaşını büyüterek bir müddet PTT'de memur olarak çalıştı.

1979 yılında arkadaşlarıyla birlikte gittiği bir gece kulübünde sahnede bir şarkı söyledi. Kulüp sahibinden kendi kulübünde çalışması için bir teklif aldı. Bergen teklifi kabul etti. Grup Lokomotif orkestrası ile birlikte Türk sanat müziği, Türk hafif müziği ve dönemin popüler şarkılarını seslendirdi. Bir yıllık çalışmanın ardından 1981 yılında Adana'daki bir gazinodan gelen teklifi kabul etti. 

Bergen Adana'da, daha sonra kendisiyle sorunlu ilişkiler yaşayacağı Halis Serbest ile tanıştı.

Sanatçı, evlilik nikahı yaptığı Serbest'in halen evli ve üç çocuklu olduğunu, nikahlarının da sahte bir oyun olarak tertip edildiğini daha sonra öğrenecektir. Daha vahimi ise, Serbest Bergen'e ağır fiziki ve psikolojik şiddet uygulayacaktır.

Aralarında yaşanan sorunlar nedeniyle Adana'dan Ankara'ya dönen Bergen, yeniden gece kulüplerinde sahne aldı. Adını Norveç'in bir şehrinden esinlenerek 'Bergen' olarak değiştirdi. Ankara Başkent Gazinosu'nda Bülent Ersoy, İbrahim Tatlıses ve Müjde Ar'ın bulunduğu kadroda sahneye çıkmaya başladı.

1982 yılında "Şikayetim Var" kasetini çıkardı. Serbest'in kendisine uyguladığı şiddete rağmen, 9 Ocak 1982 tarihinde Serbest'le resmi nikahla yeniden evlendi.

Aynı yıl 31 Ekim günü İzmir'de çalıştığı Gazino'dan çıkarken, eşinin azmettirdiği bir kişinin kezzaplı saldırısına uğradı. Sanatçı, saldırıda bir gözünü kaybetti, vücudunun büyük bir kısmı yandı.

Halis Serbest 2 aylık firardan sonra yakalanıp 13 yıl hapis cezası aldı. 

Uzun bir tedavi sürecinden sonra, Bergen sahnelere döndü; plak ve albümler çıkarmaya başladı. 

1985 yılına kadar İzmir'de sahneye çıktı. Sanatçının, 1984 yılında "Kardeşiz Kader" adlı albümü çıktı. Yaşar Plakçılık'ın sahibi Yaşar Kekeva tarafından İstanbul'a davet edilen sanatçı 29 Mart 1985 tarihinde İstanbullu müzikseverlerle buluştu. Aynı yıl Burhan Bayar'ın müzik yönetmenliğinde "İnsan Severse" adlı albümünü hazırladı, 1986 yılında çıkan "Acıların Kadını" albümüyle büyük ün kazandı. Acıların Kadını 1 milyondan fazla sattı. Albümün gördüğü ilgi üzerine, sanatçıya 1987 yılında "1986 Yılı Albümü En Çok Satan Arabesk Kadın Sanatçı" unvanıyla Altın Plak ve Altın Kaset ödülü verildi.

Bergen, 1987 yılında senaryosunu ve yönetmenliğini Ülkü Erakalın'ın üstlendiği "Acıların Kadını" filminde başrol aldı. 1987 yılında çeşitli sanatçıların yer aldığı "Süper Karışık" adlı albümde "Mecburum" ve "Böyle Kadere Darılmaz mıyım" şarkılarını seslendirdi. 

Şarkıcı, konser için gittiği Adana'da, sahneye çıkarken, gazinonun fotoğrafçısı tarafından bıçaklandı. Saldırıyı hafif yaralı olarak atlattı. Bir dönem sahneyi bırakan sanatçı, Selami Şahin, Özer Şenay ve Cengiz Tekin'in yönetmenliklerinde "Onu da Yak Tanrım", "Sevgimin Bedeli" ve "İstemiyorum" albümlerini çıkardı.

Cezaevinden 1988 yılında çıkan Serbest ile yeniden barışan Bergen, müzik ve sinema hayatını sonlandırdı. 1989 Nisan ayında kocasından boşandı. Aynı yılın haziran ayında sahneye dönen sanatçı, son albümü "Yıllar Affetmez"i çıkardı.

Bergen'in eski eşi tarafından kurşunlanarak öldürülmesi

Bergen, hapishane sürecinde Serbest'e para gönderdi ve mektuplaştı. Kendisinin ve akrabalarının ifadelerinden, sürekli eşi tarafından öldürülme korkusu yaşadığı anlaşılmaktadır.

Bergen 14 Ağustos 1989'u 15 Ağustos'a bağlayan gece, Pozantı, Adana'da boşandığı eşi tarafından kurşunlanarak öldürüldü. Saldırıda annesi de yaralandı.

Cinayetten sonra yurtdışına kaçan katil Serbest Almanya‘da yakalandı. 15 yıl mahkumiyet alan katilin cezası iyi hal gerekçesiyle 3 yıla indirildi. Almanya ve Türkiye'deki 16 aylık tutukluluk süresi göz önüne alınarak 7 ay hapis cezası verildi.

Bergen'in annesi olay günü yaşadıklarını şöyle aktarmıştır:

“Bergen’in Kayseri’de programı vardı, Halis Serbest kaldığımız otelin önüne gelip ‘Bana dönmezsen hepinizi öldüreceğim’ diye tehditler savurdu. Bu tehditleri sık sık duyduğumuz için fazla önemsemedik...Kızım sırtını arka taraftaki çiçeklere dönüp, ‘Artık her şey bitti, sana dönmem!’ dedi. Bu lafı duyan Halis’in birden gözü döndü. Belinden bir tabanca çıkarttı. Önce ayaklarına, düşünce de üzerine ateş etti. Avazım çıktığı kadar bağırıp yardım istedim. Bu kez beni susturmak için tabancayı bana doğrulttu ve ateşledi. Bizi kanlar içinde bırakıp, üvey kardeşi ile arabaya binip kaçtılar.”

Katil kendisinin az ceza almasıyla ilgili ise şöyle konuşmuştur:

"Bergen cinayetini işledikten sonra Tarsus'ta yattım ama az yattım; 7 ay kaldım cezaevinde. Turkish! Şimdi az gelişmiş ülkelerde hangi ülke olursa olsun güçlüysen olay bitmiştir."

Bergen'in kardeşi olaydan sonra annesinin durumunu şöyle anlatmıştır:

"O acıdan sonra annem kendini de mezara gömdü. Sonra hep siyah giydi; düğünde de, bayramda da... Belgin'le annem de öldü. Kendi kendine konuşuyordu. Belgin, kahveyi çok severdi. Annem, kardeşim vefat ettikten sonra her sabah iki tane Türk kahvesi yapar, Belgin'le dertleşerek kahvesini içerdi. Akşama kadar tespih çekerdi kardeşimin posterleriyle kaplı odasında. Kızım yalnızlıktan, karanlıktan korkar' derdi. Sabaha kadar mezarlıkta annemle otururduk."

Acıların Kadını Bergen'in mezarlığı

Bergen'in naaşı memleketi Mersin'de Şehir Mezarlığı´na defnedildi.

Sanatçının mezarı katilin tehditleri nedeniyle 6 kilitli bir kafesle korunuyor. Kardeşi bu konuda şunları söylemiştir:

"O adam, 32 yıl önce Belgin'i öldürmeden, gecenin ikisinde arardı telefonla "Kemiklerini size bırakmayacağım, onu öldüreceğim" derdi. Annem o mezara o kafesi onun için yaptırdı."

Bergen'den geriye kalanlar

Gözünü kaybettiği için, Bergen saçlarını sağ gözünün üzerine kapattığı, bazen de güneş gözlüğü kullandığı fotoğraflarıyla akıllarda kaldı. 

Bergen'in albümleri

30 yıllık kısa yaşamına 17 plak ve kaset, 129 şarkı ve 1 sinema filmi sığdıran Bergen'in albümleri şunlardır:

Şikayetim Var (1982, 1986), Kardeşiz Kader (1983, 1985 ve 1990), İnsan Severse (1985, 1999), Acıların Kadını (1986, 1999), Onu da Yak Tanrım (1987, 1999), Sevgimin Bedeli (1988, 1999), İstemiyorum (1988, 1999), Yıllar Affetmez (Aslen son albümü, 1989, 1999). 

Bergen'in ölümünden sonra çıkan albümleri

Giden Gençliğim (1990, 1999), Garibin Çilesi Mezarda Biter (1990, 1999), Son Ağlayışım (1991)

Bergen'in hayatını konu alan filmler

Bergen'in hayatı iki flme konu olmuştur. Bergen'i 1995 yapımı Aşk Ölümden Soğuktur filminde Bennu Gerede, 2022 yapımı Bergen filminde ise Farah Zeynep Abdullah canlandırmıştır.

Konu: Konu: Bergen kimdir? Hayatı, Albümleri, Şarkıları, Arabesk müzik dinle