HÜSEYİN KILINÇ - HABER Ressam Abdurrahman Aksoy, Caddebostan Kültür Merkezi'nde açtığı resim sergisinde YeniGün Gazetesi'ne özel röportaj verdi. Aksoy, "85 yaşındayım. Hergün resim çiziyorum. Resim yapmak beni çok mutlu ediyor. Resim yapmazsam çok mutsuz olurum. Resim yapmadığım birgün anlamsız birgündür. Resim yapmadığım birgün yaşanmamış birgündür" dedi. "RESİMLERİMİN ANA KONUSU TABİAT" İstanbul'da 25 sergi açtığını belirten Abdurrahman Aksoy, "Türkiye'de toplam sergi sayım 40'ı buldu. Çocukluktan beri resim yapıyorum. Bizim zamanımızda resim yapmak için renkli kalem bulamazdık. Fakat o şartlarda bile resim yapardık. Ben edebiyat öğretmeniydim. Sanat tarihi ise benim ek branşımdı. Hem öğretmen hem de ressamdım. 1978 yılında öğretmenlikten emekli oldum. Emekli olduktan sonra resim yapmaya devam ettim. Ben Şanlıurfalı'yım. 1973 yılında İstanbul'a yerleştim. Şanlıurfa'da tabiat ortamı çok güzeldir. Çocukken orada tabiat ortamında resim yapmayı çok severdim. Şanlıurfa'da çok güzel resim yapan insanlar var. Orada çok güzel şarkı söyleyen insanlar var. Ben de resim yapanlar arasında yer alıyorum. Resimlerimin ana konusu tabiat. Bazen natürmort ve portre resimler de yapıyorum. Ama ağırlıklı olarak tabiat resimleri çalışmalarımın ana temasını oluşturuyor. İstanbul'u çok seviyorum. İstanbul o kadar harika, o kadar güzel bir yer ki ressamlara düşen iş sadece o güzelliği oradan alıp tuale yansıtmaktır. Ben İstanbul'un güzelliklerini resimlerime yansıtırken birtakım ilaveler yapıyorum. Örneğin boğaz manzaralı bir resmimde doğal ortamda vapur, tahta iskele yokken bunları resme ben ilave ediyorum. Yani tabiatı tuale yansıtırken kendi düşüncelerimi de tuale yansıtıyorum. Bir anlamda tabiatın güzelliğine katkıda bulunuyorum" diye konuştu. "SOKAKLARDA SERGİ AÇMAYI ÇOK İSTERİM" Bir sonraki sergisini Tuzla'da açacağını ifade eden Aksoy, şöyle devam etti: "Daha çok sergi açmak isterim ama imkan bulmak zor. Eskiden sergi açmak daha kolaydı. Galerilerde eskisi gibi ortam bulmak zor. Aslında ben sokaklarda sergi açmayı çok isterim. Bunu gerçekten çok isterim. Sergiler halka açık olmalıdır. Yani sergiler sadece bir mekana sıkıştırılmamalıdır. Halkın rahatça gezip görebileceği yerlerde de sergiler olmalıdır. Yani sergiler halka yönelik olmalıdır. Bu anlamda belediyelere büyük görev düşmektedir. Belediyeler sokak sergileri için gerekli ortamları oluşturmalıdır. Caddelerin çok uygun yerlerinde sergiler açılabilir. Sergiler açık alanlarda da olabilir. Ben şahsen açık alanlarda sergi açabilirim. Sergi açmak bir ressam için bir ihtiyaçtır. Kültürel çalışmalara belediyelerin çok destek vermesi lazım. Çocukların yetişmesi kültürel ve sanatsal ortamlarda sağlanır. Bizim çocukluğumuzda sergilere gitme imkanımız yoktu. Ama şimdiki çocuklar önūnde birçok imkan bulunuyor. Çocuklar sergilere gidebilirler ama maalesef çocukların sergilere gidebilecekleri ortamlar hazırlanmıyor. Benim İstanbul'a geldiğim yıllarda sergiler çok iyiydi. Beyoğlu baştanbaşa sergi yeriydi. Bankaların da sergi yeri vardı."