- Yazar: serhat gönül
- Kategori: Deneme
- Bu yazı Okuryazar’a 19 saat önce eklendi ve şu anda 0 Yorum bulunmaktadır.
- Gösterim: 36
Umut...
Bugün kafamın içi cam kırıkları ile dolu sanki...
Düşünceler gözümde canlanan her şey aklımı acıtıyor.
Bütün şehir tüm cadde ve sokaklar sensizlik ile kuşatılmış.
Tüm köşe başları tutulmuş bana işkenceler yapılıyor.
Ben ısrarla direniyor, inadına umut dolu yaşamaya çalışıyorum.
Elbet bir gün diyorum eğer o gün hayatımın son günü olsa bile diyorum... Elbet bir gün..
Sen gelene kadar zaten bir çok şey var tıpkı sen gibi
Gündüz dağların arkasından gülümseyen güneş mesela
Gece bir tepsi gibi gökyüzünde duran ay mesela
Gündüz bulutlar içinden bana bakan gözlerin mesela
Sonra odamın kapısı çalınıyor kapıda mahsun bir kadın
Tanımaya çalışıyorum hafızamı zorluyorum çıkaramıyorum
Kadının gözlerinin içi gülüyor yüzü mahsun
Ayıp olmasın diye içeri davet ediyorum, adının Piraye olduğunu öğreniyorum.
Sevdiği adam ile burada buluşmak için sözleştiklerini öğreniyorum.
Bir yanlışlık olduğunu anlatmaya çalışırken
Kapı tekrar çalıyor, açıyorum kapıyı, kapıda iki jandarma...
Ortalarında sarışın mavi gözlü bir adam hemen kendini tanıtıyor.
Ben Nazım Hikmet...
Ve ben bir kenarda sesini yitirmiş bir rüzgar gibi kalakalıyorum...
Beğen, Paylaş ve Yorum Yap
Diğer sosyal mecralarda da paylaşmayı sakın unutma :)
...
serhat gönül imzasında diyor ki;
Ve hep olmayacak şeyler kurarım, Gülünç,Acemi,Çocuksu...
serhat gönül'ın Profili serhat gönül'ın Tüm Yazıları